Her kelime haklı
olmak için sarfediliyorsa,her cümle hapsedilmelidir yalanlara.Sevgiden
bahsetmiyorsa artık sözcüklerin,şehirlerarası bir yolculukta karşılanmalıdır
veda etmeden ayrıldığın yalnızlığın.Bir nefes kadar uzak bir gecede ilk insan
kadar yalnız belkide.Heyecanla ve korkuyla, gözyaşların gibi yeni keşfedilmiş
bir nefes.Gözyaşlarından korkmak kendinden utanmaktır aslında.Akıttığın yaş
senin acındır,senin canını acıtandır,acıma!...
4 Nisan 2010 Pazar
9 Mart 2010 Salı
dos-t (dosya temizleme)
Bir gün
yazmaktan daha farklı bir şey hissedeceksin,bakmaktan öte,duymaktan aciz
olacaksın.Pişmanlık değilde bir çığlık duyacaksın.Nefretin yakınından geçmezken
nefret en huzurlu evin olacak.Bilmiyorum,bilmek isterdim aslında, bana niye
öyle baktığını,neden kelimelerinin küfürden daha şiddetli olduğunu. Hak etmek
kime mahsus,neye göre,niçin...Biliyor musun aslında beklediği şeyleri hak etmez
insan.Beklemek acizlikten gelir.Aciz olduğum zamanlarda gurur duyduğum kalemime
saygılarımla, silgim hep beklediği için...
bir dos-t
tamamlandı...
3 Mart 2010 Çarşamba
val-iz (valon izlerimiz)
Otobüs camının
buğusu artık benim için boş bir sayfaya dönüştüğünde yolculuk benim
kardeşimdir.Valizim ise en yakın arkadaşımdır bir kaç senedir.Hiç bir şehre
bağlı olmamanın verdiği huzurla ait olduğumu hissettiğim insanlara(insana)
gidiyorum hep.Bazı bazı şehirler arasına savuruyorum hatıralarımı,benzin
istasyonlarına bırakıyorum pişmanlıklarımı,nefretimi kusuyorum mola
yerlerine,sırf valizim hafiflesin diye.
Sırf senin
yanına en çocuk en masum halimle gelebileyim diye.